Kaburga eğriliği hastalığı

“Skolyoz” adı verilen omurga eğriliği, çoğunlukla büyüme çağında tanısı konulan bir rahatsızlıktır. Farklı nedenlere bağlı olarak omurların sağa, sola eğrilmesi veya kendi etrafında dönmesiyle gelişen skolyoz, küçük yaşlarda başlayıp, tedavi edilmediği takdirde kişinin yaşamını ciddi ölçüde etkileyebilmektedir.Jul 7, 2020

Omurga eğriliği tedavi edilmezse ne olur?

Özgür Özdemir, halk arasında 'omurga eğriliği' olarak bilinen skolyozun tedavi edilmemesi halinde kalp ve akciğer gelişiminin bozulduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Özdemir, bu durumun ileri yaşlarda kalp ve solunum yetmezliğine neden olduğunu söyledi.

Kaç derece skolyoz tehlikeli?

Özellikle 40 derece üzerindeki skolyoz görüntüsü ile eğrilikler de çok şiddetli belirtiler gösterir. Tehlikeli boyutlara oluşan skolyoz 40 derecenin üzerinde olduğu takdirde ancak cerrahi operasyon ile tedavi edilmelidir. Skolyoz tedavisi mutlaka kontrol altında tutulmalıdır.

Skolyoz hastalığı tehlikeli midir?

Omurganın sağa veya sola eğilmesi ile kendini gösteren skolyoz, doğumsal olabildiği gibi sonradan da gelişebilen ve hayat kalitesini ciddi ölçüde düşüren bir hastalık olarak tanımlanıyor.

Omurga eğriliği için hangi bölüme gidilir?

Skolyoz Tedavi yöntemleri ve Omurga Eğriliği Hangi Bölüm Bakar gibi konular hastaların sıklıkla sorduğu ve merak ettiği konulardır. Skolyoz için başvurulması gereken alan hastanelerin Ortopedi ve Travmatoloji bölümleridir.

Omurga eğriliği nelere yol açar?

Skolyoza bağlı olarak omurga dışında kalça, göğüs kafesi ve kürek kemiklerinde de kaymalar oluşur, duruş ve görüntü bozukluğu ortaya çıkar. Gelişme çağındaki çocuklarda bu durum, gelişen ve büyüyen omurgada anormal yüklenmeye ve bunun sonucu olarak da omurlarda deformelere neden olur.

Omurga eğriliği ilerler mi?

Omurgasında eğriliği olan kişilerin ancak yüzde 10'unda skolyoz, tedavi gerektirecek dereceye ilerler.

Hafif skolyoz kaç derece?

Hafif skolyoz 20 dereceden daha az olan eğriliklerdir. 20 derece skolyoz görüntüsü genellikle tedaviye ihtiyaç duyulmadığını anlatmaktadır. Bununla birlikte eğrilikte artış olup olmadığının anlaşılması için hastaların düzenli kontrole gitmesi gerekmektedir.

About the Author

You may also like these